Sokratesln Ölümü: Zor Gizlenebilmiş Bir İntihar

MÖ 399


MÖ 399 yılında üç vatandaşın, şair Meletos, zanaatkâr ve siyaset adamı Anytos ve hatip Lykon’un ihbarı üzerine, Atina’nın 500'ler meclisi Sokrates’e, yani tanrı Apollon’un sesi Delphi Kahini’nin “en bilge insan” dediği kişiye dava açtı. 


Mahkeme onu iki şeyle suçladı: “Gençlerin ahlakının bozulması” ve “Şehrin tanrılarına önem vermeme ve dinde yeni ibadetler icra etme.” Kesinlikle bu işten kurtulmasını sağlayabilecek ünlü bir avukat olan Lysias’ın kendisini savunmasını Sokrates kabul etmedi ve savunmasını kendisi hazırladı. Savunması o kadar saygısız ve küstah olmuştu ki öfkelenen Meclis onu 220 oya karşı 280 oyla suçlu ilan etti.


Savcılar idam talep etmişlerdi: Atina geleneklerine göre bir kap baldıran zehri içecekti. Ceza indirimi için görüşmede bulu­nabilirdi ama şehrin bir velinimeti olduğunu ve şehir tarafından ihtiyaçlarının karşılanması gerektiğini ilan etti. 


O zaman Meclis’in öfkesi büyüdü; idamdan yana olan çoğunluk arttı. Sokrates zehri içecekti. Sokrates gerçekten de, ceza meşru bir mahkeme ta­rafından verildiği için bunu kabul etmesi gerektiğini söyleyip zehri içti. O zaman yetmiş yaşındaydı. Dostları ona hapisten kaçması ve emin bir yerde saklanması için yardımda bulunmayı önermişlerdi ama o kesin bir dille reddetti. Bu durumda kabul edilmiş bir idam, bir intihara benziyor.



Sokrates

Filozof


Sokrates, Antik Yunan filozofudur.

Heykeltıraş Sophroniskos'un ve Ebe Fenarete'nin oğludur. Yunan Felsefesi'nin kurucularındandır. Özel yaşamına ilişkin fazla bir şey bilinmemekle beraber Sokrates; 

Platon ve Ksenophon’a kadar uzanan bir geleneğe göre kendisine üç çocuk veren Ksanthippi ile evlidir.

Vikipedi


Doğum Yeri tarihi: Alopece

Ölüm tarihi ve yeri: MÖ 399, Atina

Önemli fikirleri: Sokratik Yöntem

Okul: Antik Yunan felsefesi

Kitaplar: Protágoras

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Atatürk'ün az bilinen nadir fotografları

İzmir'in Semt Adları Nereden Geliyor

Bir Bornova Hikayesi

Haftanın Günlerinin Kelime Anlamları

Muhtar Çakmağı Hikayesi