Kayıtlar

Sesli Hikaye etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Almanya'ya da ki Casusumuz “Emine Adalet”

Resim
 Almanya'ya Casus Olarak Gönderdiğimiz Dansöz Emine Adalet'in Gizemli Hikayesi Türkiye tarafından Nazi Almanyasına casus olarak gönderilen Emine Adalet, Hitler'in yaverlerinden Freglayr ile olan tanışıklığı sayesinde Nazilerin gizli bölgelerine hatta karargâha kadar girer. Hitler'in Propaganda Bakanı ve sağ kolu Joseph Goebbels, kendisini görmek ister. Emine Adalet, Goebbels'in ihtişamlı malikanesinde çok iyi karşılanır. Artık o, Hitler'in hayranlıkla seyrettiği bir yıldız olarak tanınır. Ancak Emine Adalet, onların sandığı gibi sadece sahne gösterisi yapan bir kadın değil, cumhuriyetin ilk Milli İstihbarat Teşkilatı için bilgi toplamakla görevli ajanlardan biridir. Almanya'ya casus olarak gönderdiğimiz dansöz Emine Adalet, Führer'in yaveri ile ilişki kurup istihbarat elde ederek ve Nazilerin Paris'i işgal edeceğini Türkiye'ye önceden bildirir. Böylece Türk hükûmeti, Paris'teki Türk vatandaşlarını geri çağırıp zarar görmemelerini sağlamıştır.

Atatürk’ün ajanı

Resim
 Edirne’de iki gün kaldıktan sonra Atina’ya gönderildi. Aradan iki yıl geçti, 26 Ağustos 1922 ‘de başlayan Büyük Taarruz’un ardından Uşak yöresinde, Yunanlıların Küçük Asya Orduları Komutanlığına yeni atanan General Trikopis, yanındaki yüksek rütbeli subaylarla birlikte yakalandı.  İzmir’in 9 Eylül 1922’de ele geçirilmesinden sonra yapılan görüşmelerde Yunanlılar, General Trikopis’e karşı Albay Cafer Tayyar’ı önerdi. Mustafa Kemal bu öneriyi dinlemedi bile. “Jandarma Yüzbaşısı Mümin’i isterim Trikopis’e karşılık!” diye kestirip attı. Mustafa Kemal’in bu önerisi hem Yüzbaşı Mümin’i tanıyan hem de tanımayanları şaşkına çevirdi. Tanıyanlar, Mustafa Kemal’in bir vatan hainine sahip çıkmasını anlayamadılar. Tanımayanlarsa koskoca bir orgenerale karşı bir yüzbaşının takası ne menem iştir diyip kafalarını kaşıdılar! Aslında Mustafa Kemal’in dışında hemen hemen hiç kimse Mümin’in ne yaptığını, asıl kimliğini bilmiyordu. Mümin, İzmir’in işgalinden sonra Ankara’nın yolunu tutacaktı ki, çok iyi R

Sultan Bayezid - Pembe İncili Kaftan

Resim
Sultan Bayezid,  ata binmekten, silah kullanmaktan hoşlanmadığı için, daha çok sakin bir hayatı tercih ederdi. Vezirleri ise onun huzuru için ellerinden geleni yapmalarına rağmen yine de başarılı olamıyorlardı. Çünkü Şah İsmail, Anadolu topraklarının bir kısmında saltanat kurmuştu. Geçtiği yerleri kan, ateş, zulüm içinde bırakıyordu. Sultan Bayezid bu duruma seyirci kalamadı ve divanı toplattı. Bu zalim şaha bir elçi göndermeye karar verdiler. Ama böyle cesur, mert, kendisine ve temsil ettiği devletine karşı hakaret ve saldırılara göğüs gerecek bir elçi bulunabilir miydi? Ömer Seyfettin - Pembe İncili Kaftan Seslendiren : Rüştü - Asyalı  Hikayelerden haberdar olmak için e-mail adresinizi girin. Delivered by FeedBurner               

Türk Marşı - Bu Orkestra Çıldırmış

Resim
BU ORKESTRA ÇILDIRMIŞ! - Ahmet Baran Kanun Resitali   Hikayelerden haberdar olmak için e-mail adresinizi girin. Delivered by FeedBurner               

Kordonboyu’nun Dalgalı Taşların'ın İlginç Hikayesi

Resim
Bir baştan bir başa Kordonboyu’nu   süsleyen adeta deniz dalgasını andıran taşların oldukça ilgi çekici bir hikayesi vardır! 1957 yılında Demokrat Parti’den İzmir Belediye Reisi seçilen Avukat  Faruk Tunca ’dan günümüze kadar taşına gelen bir eseridir. O dönemlerde yakışıklılığı ve birazda çapkınlığı ile ün yapan genç belediye reisi gönlünü tescilli bir güzele kaptırır. Bu kız, 1951 yılında yapılan güzellik yarışmasında Türkiye Güzeli, ardından 1952 yılında İtalya’nın Napoli kentinde düzenlenen yarışmada da Avrupa Güzeli seçilen  Günseli Başar ’dı. O dönemlerin en popüler kişilerden biri olan Günseli Başar İzmir belediye reisinin de dikkatini çekmişti. Nitekim Günseli Başar ve Faruk Tunca bir süre sonra 17 Mart 1958 yılında evlendi! Subay olan babasının Diyarbakır görevi sırasında doğan Günseli Başar aslen baba tarafından Gürcü, anne tarafından Rumelilidir. Günseli Başar yetişme tarzı, bilgisi, açık dünyaya görüşü ve beyniyle, aklıyla ile dikkat çeken bir güzellik kraliçesidir. Güzelli

Genco Erkal - Ben İçeri Düştüğümden Beri

Resim
  Genco Erkal - Ben İçeri Düştüğümden Beri Piyano Fazıl Say Hikayelerden haberdar olmak için e-mail adresinizi girin. Delivered by FeedBurner               

Duydum ki Unutmuşsun

Resim
  Türk sanat müziğinin başucu eseri, fasılların olmazsa olmazı şarkımızın hikayesi; 1972 yılında Turgut Yarkent'e bir arkadaşı sevdiği kız için bir şiir yazmasını rica eder. Turgut Yarkent; "Peki nasıldır bu kız, gözleri ne renk mesela?” diye sorar. Arkadaşı “Unuttum” der. Birkaç gün sonra kapısına gelen arkadaşı “şiiri yazıp yazmadığını” sorar . “Peki! Kızın göz veya saç rengini hatırladın mı?” sorusuna yine yanıt vermeyince: “Yakında hazırlarım merak etme” der. Turgut Yarkent ne yazacağını düşünür ve sonunda kızın ağzından arkadaşına hitap edercesine şiiri yazar. Duydum ki unutmuşsun gözlerimin rengini. Yazık olmuş o gözlerden sana akan yaşlara. Bir zamanlar sevginle ateşlenen başımı. Dizlerinin yerine dayasaydım taşlara. Hani bendim yedi renk, hani tende can idim. Hani gündüz hayalin geceler rüyan idim. Demek ki senin için aşk değil yalan idim. Acırım heder olan o güzelim yıllara. Turgut YARKENT’in yazdığı şiir Muhayyerkürdî makamında Selahattin Altınbaş tarafından bestel

Atatürk’ün Çanakkale Savaşı’nda Emir Subayı

Resim
Atatürk’ün Çanakkale Savaşı’nda yanında olan emir subayı Sami Yanardağ Çanakkale savaşını anlatıyor. Bakın size ölmeyi emrediyorum emri nasıl verilmiş. Sonuna kadar izleyiniz Hikayelerden haberdar olmak için e-mail adresinizi girin. Delivered by FeedBurner