İki Yılan Süt İçiyor
Antik Yunan da ki Efsaneye Göre; Asklepiona Gelen Bir Hasta Hastanenin Girişinde İki Yılanın Bir Taş Oyuğunun İçinden Süt İçtiğini Ve Sütü Zehirleri ile Birlikte Karıştırıp Tasa Geri Boşalttığını Tesadüfen Görür.
Hasta İyileşemeceği Görüşüyle Asklepion'a alınmayınca, acı Çekmektense Ölmek İyidir Demiş, Süt -Zehir Karışımını İçmiştir. Ama Ölmek Yerine İyileşir. Yılan Zehrinin Şifa Verici Yönü Böylece Ortaya Çıkar. Antik Çağın Ünlü Hekimi Bergamalı Galen, Asklepion Sembolünün Çifte Yılan Olmasına Karar Verir.
Bugün Bu Büyük Kırmızı Granitten Yapılmış Devasa Çanak Ayasofyamızın Narteksinde (Son Cemaat Yerinde) Sergilenmektedir. Ve Bu Hikayeyi Canlandırmaktadır.
Başka Bir versiyonu da
Birgün bir adam İbn-i Sina'ya gider ve midesini çok ağrıdığını söyler. İbni Sina " çaresini bulamazsın" der. Adam birkaç gün sonra yine gelir aynı şikayette bulunur. Hekim yine "çaresini bulamazsın der. Adam öfkeyle çıkıp gider. Birgün adam yaylada hayvanlarını otlatırken sıcaktan bunalıp bir ağaç gölgesinde dinlenmek istemiş. Uyuklamadan evvel azığından, evden getirdiği sütten bir yudum içmiş. Süt dolu çingili serinlesin diye uyanınca içmek için yanı başına koymuş ve uyumuş. Bir süre sonra bir karayılan çingile yaklaşıp birkaç yudum süt içmiş. Ayrılırken içerisine zehrini akıtmış. Adam uyanıp sütü içmiş. Evinin yolunu tutmuş. Midesini ağrımadığını fark etmiş ve aceleyle hekimin yanına koşmuş. Ona " sen bana çaren yok demiştin bak nasılda iyileştim" demiş. İbn-i Sina ise " Ben sana çaresini bulamazsın dedim. Bu hastalığın çaresi 4 yaşında bir kara koyunun sütü ile 40 yaşında bir kara yılanın zehrini karışımıdır desem bulabilir miydin?" demiş. İşte meselenin aslı budur. Çanak da yılan da bizim gerçek hikayemizdir.
Yorumlar
Yorum Gönder