Ahmet efendi

Sene 1958'di.

Gencecik gazeteciydi.

Haberini yapmak üzere, o sırada yeni kurulan Eskişehir Akşam Yüksek Ticaret Okulu'na gitti.

Kapıda bekçi vardı.

Kartını uzattı, müdürle görüşmek istediğini söyledi.

Bekçi kartvizite baktı… Sonra kim olduğunu, adını ve işini sordu!

Genç gazeteci vaziyeti anlamıştı, bekçi okuma yazma bilmiyordu.

Haberine dahil etmek için bekçinin adını not defterine kaydetti. Ahmet Yuşan'dı.

Genç gazeteci hem haberini yaptı, hem de o okula kaydoldu.

Eskişehir Akşam Yüksek Ticaret Okulu'nun ilk kayıtlı öğrencisi oldu.

Bu mütevazı okul, önce iktisadi ve ticari ilimler akademisine dönüştü, sonra Anadolu Üniversitesi'ne dönüştü.

Yıllar yılları kovaladı…

O genç gazeteci, Anadolu Üniversitesi'nin rektörü oldu. 

Bütün ömrü o üniversitede geçen bekçi Ahmet Yuşan'ın yaş haddinden emekliliği geldi.

Rektör, bu emektarın emeğine büyük saygı duyuyordu.

“İstersen kal” dedi.

Ahmet Yuşan'ın gözleri parladı.

Kendisi okuyamamıştı, okuma-yazma bile öğrenememişti ama, onbinlerce öğrencinin diploma almasına, meslek sahibi olmasına şahitlik etmişti, bu üniversite onun hayatının anlamıydı.

Rektör, elini omzuna koydu, “bizimle kal, rektörlük senatosunda çalışmaya devam et” dedi. 

Senato odasının anahtarını Ahmet Yuşan'a teslim etti. 

81 yaşına kadar çalıştı, 81… 

Akademisyenlerin babası, öğrencilerin dedesiydi.

Üniversitenin adeta sembolü, olmazsa olmazıydı.

Son nefesini verene kadar üniversitede mesai yaptı.

Rahmetli oldu. 

Rektör kendi elleriyle Ahmet Yuşan'ın yüzünün kalıbını almıştı. 

Kendi elleriyle büstünü yaptı. 

Tören düzenledi.

Üniversitenin tüm akademik kadrosu hazır bulundu. 

Okuma yazma bilmeyen bekçi Ahmet Yuşan'ın büstünü üniversite senatosunun girişine dikti. 

★ 

Dünyada örneği yoktu. 

Hâlâ yok. 

★ 

O rektör… Mustafa Kemal aydınlanmasının vücut bulmuş hali, daima ilham aldığımız, rol modelimiz, Profesör Yılmaz Büyükerşen'di. 

Yılmaz Özdil

Hikayelerden haberdar olmak için e-mail adresinizi girin.

Delivered by FeedBurner

http://facebook.com/adnycl.blog          

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Atatürk'ün az bilinen nadir fotografları

İzmir'in Semt Adları Nereden Geliyor

Bir Bornova Hikayesi

Haftanın Günlerinin Kelime Anlamları

Muhtar Çakmağı Hikayesi