DOROTHY EADY VE OMM SETY'NİN REENKARNASYONU


Bir İngiliz Kadında Mısırlı Bir Rahibenin Reenkarnasyonu 

Reenkarnasyon olgusu büyüleyici bir konudur. Reenkarnasyonun savunucuları, Dorothy Louise Eady'nin hikayesini, reenkarnasyonun doğum ve ölüm kadar yaşamın bir parçası olduğuna dair en önemli örnek olarak sunarlar.  

Dorothy Eady'nin (Omm Sety) hikayesi ilginçtir. Ocak 1904'te İngiltere'nin Londra yakınlarında İrlandalı bir ebeveynin kızı olarak  doğdu. Üç yaşına kadar hayatını normal bir çocuğunki gibi yaşadı. Fakat talihsiz bir şekilde merdivenden düştü. Aile doktorları öldüğünü şöyledi. Bir saat sonra bir mucize yaşandı. Doktor cesedi cenaze evine götürmek için döndüğünde, küçük Dorothy'yi yatakta oturmuş oynarken buldu. Ancak Dorothy, ailesinin de farkına varacağı gibi artık o merdivenlerden düşen kız değildi. Dorothy kısa süre sonra rüyalarında büyük sütunlarla, devasa heykellerle dolu bir binada olduğunu görmeye başladı. Rüyaları hakkında hiç durmadan ailesiyle konuşmaya başladı. Sürekli ağlıyor  ve ısrarla "Eve gitmek istiyorum!" diyordu... 

Dorothy'nin tuhaf davranışları devam etti. Bir gün ailece1908'de Biritish Museum'sa gittiler. Bay ve bayan Eady, çocuklarının sıkılıp huzursuz olmasını bekliyorlardı. Fakat bunun yerine müzedeki Mısır galerilerini hayranlıkla incelediğini ve buradaki eserleri görür görmez heykellerin ayaklarını öpmeye başlağını şaskınlıkla izlediler. Cam bir kasaya kapatılmış bir mumyanın dibine oturdu ve ondan ayrılmayı reddetti. Annesi onu almaya teşebbüs etti ama Dorothy  "Beni burada bırakın, bunlar benim halkım!" diyordu. 

Dorothy'nin, zengin bitki örtüsüyle çevrili sütunlu binalar hakkında tekrarlayan rüyaları devam etti. Bazen aşırı derecede üzülür, ağlar ve ailesinin onu eve götürmesi konusunda ısrar ederdi. Ebeveynleri ona evde olduğu konusunda güven vermeye çalışsa da Dorothy buna asla inanmazdı. Birkaç ay sonra Dorothy, eski Mısır'ın bazı fotoğraflarına rastladı.  Annesine hiyeroglifleri gösterdi ve bu dili bildiğini ancak unuttuğunu söyledi.  “Abydos'taki Seti I Tapınağı” nın fotoğrafına rastladığında babasına koştu ve “Burası benim evim!   Burası eskiden yaşadığım yer! " dedi... 

Sonunda bitki örtüsüyle yemyeşil sütunlu binalar hayalleri ona anlamlı gelmeye basladı.Eski Mısır'la bir tür manevi bağlantısı olduğuna inanıyordu. Dorothy, kalan gençlik yıllarını ve yirmili yaşların başını Mısırbilim hakkında öğrenebileceği her şeyi öğrenerek geçirecekti. 

1933'te Dorothy, Abdel Maguid adlı bir Mısırlı ile evlendikten sonra nihayet Mısır'a gidebilme isteğini yerine getirecekti. Evlendikten sonra Abdel ve Dorothy çantalarını topladılar ve Kahire'ye taşındılar. Dorothy doğan çocuğuna, 19. Hanedan Firavunu'ndan sonra gelen Seti ismini verdi. Bu yüzden ona "Seti'nin Annesi" anlamına gelen Omm Sety dediler.. 

Dorothy'nin Abdel ile ilişkisi hiçbir zaman sağlam olmadı. Dorothy, Mısırbilim çalışmalarına yoğunlaştı ve Abdel bunlarla ilgilenmedi. Daha da kötüsü, Abdel ara sıra Dorothy'yi trans benzeri bir durumda görür, gece geç saatlerde yataktan kalkar ve onun anlaşılmaz bir şeyler yazdığını görürdü. Abdel, Dorothy'nin daha sonra Omm Sety'nin önceki yaşamını tartışan ruh rehberi “Hor-Ra” olarak tanımladığı kitapta 70 sayfalık hiyeroglif yazısı yazdığına tanık oldu. Bir keresinde Abdel'in babası, Omm Sety'nin yatağının dibinde oturan "bir firavun" gördüğünü iddia ederek evden kaçtı. Evlilik sonunda başarısız oldu ve Abdel, Omm Sety'yi  bırakarak Irak'a gitti. 


Yukarıdaki açıklamalar şaşırtıcı ve inanması zor olsa da, Omm Sety birçok şüpheciyi aslında Eski Mısırlı bir rahibenin reenkarnasyonu olduğuna ikna etti. 1956 Yılı'nda Abydos'taki Eski Eserler Departmanında iş bulan ilk kadın oldu. Arkeologların Tapınak Bahçesi'nin yerini bulması onun “hatıralarından” aldığı tavsiyeyle oldu. Aslında Omm Sety , Tapınak Bahçesi'ni nerede bulacağını fiziksel olarak işaret etti . Arkeologlar tarafından dikkatli bir şekilde kazıldıktan sonra buldular. Ayrıca arkeologları Tapınağın kuzey ucundaki gizli bir tünele götürdü. Tüm bu keşifler Omm Sety'nin anılarına dayanıyordu. 


Omm Sety ayrıca Seti I Tapınağı'nın altında dini ve tarihi kayıtların bulunduğu bir kütüphane kasasının bulunduğunu belirtti. Bu kazı henüz yapılmadı. Ayrıca Osirion hakkında ayrıntılar verecek ve Sfenks'in uzmanların inandığından çok çok daha yaşlı olduğunu iddia etti. 

Omm Sety hayatının geri kalanını Abydos Tapınağı'nda geçirdi. Küçük bir köy evinde yaşadı ve tapınağı  turistik bir cazibe merkezi haline getirdi. Orada çalışmalarına devam etti ve tapınağabinlerce yıl önceki duyulan saygıyı geri getirdi. Omm Sety, 21 Nisan 1981'de vefat etti. 


Dorothy Eady'nin (Omm Sety) hayatı ve çalışmaları birçok belgesel, 

makale ve biyografide yer aldı. 

New York Times , hikayesini "reenkarnasyon tarihlerinde 

Batı Dünyasının en ilgi çekici ve ikna edici modern vakalarından biri" olarak nitelendirdi...




Hikayelerden haberdar olmak için e-mail adresinizi girin.

Delivered by FeedBurner

http://facebook.com/adnycl.blog          

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Atatürk'ün az bilinen nadir fotografları

İzmir'in Semt Adları Nereden Geliyor

Bir Bornova Hikayesi

Haftanın Günlerinin Kelime Anlamları

Muhtar Çakmağı Hikayesi