Kayıtlar

2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

John Wayne ve Dublörü

Resim
  Bir film setinde, John Wayne'in dublörü Chuck Roberson, üç yaşındaki torunu tarafından ziyaret edildi. Oradayken, çocuk Wayne'e ne yaptığını sordu. Wayne şöyle cevap verdi: "Ben sadece yakın çekimlerde büyükbabanızın yerine geçiyorum." Hikayelerden haberdar olmak için e-mail adresinizi girin. Delivered by FeedBurner               

Şarap şişeleri neden 750 ml ?

Resim
Şarap şişeleri genellikle 750 ml (75 cl) ölçüsünde üretilmektedir. Bu özellik nereden gelmektedir? Bu şişe kapasitesi; 19. yüzyılda standart hale gelmiştir ve bu konuyla ilgili en çılgın açıklamalar şunlardır: - Bir camcının akciğer kapasitesi, - Bir öğünde ortalama tüketim ölçüsü, - Şarabı saklamak için en iyi kapasite, - Ulaşım kolaylığı... Oysa şişenin bu kapasitede yapılma sebebi hiçbiri değildir. Aslında bu sadece tarihi temellere sahip pratik bir organizasyon: O zamanlar Fransız şarap üreticilerinin en önemli müşterileri İngilizlerdi. Ama asla Fransızlarla aynı ölçü sistemini benimsemediler. İngilizlerin hacim birimi 4.54609 litreye eşdeğer olan "imparatorluk galonu" idi. Dönüşüm hesaplarını basitleştirmek için Fransızlar; Bordeaux şarabını 225 litrelik fıçılar halinde taşıdılar, yani tam olarak 50 galon, 300 adet 750 ml ölçüsündeki şişeye karşılık. (75 santilitre). Hesaplamak daha kolay hale geldi. Bir fıçı = 50 galon = 300 şişeye denk geldi. Böylece bir galon 6 şişeye

İstanbul'un 7 Tepesi

Resim
 

Büyük Türk Ozanı Nesimi

Resim
  FİKİRLERİNİ YAYMAYI, TÜRKÇE KONUŞARAK, TERCİH ETTİĞİ İÇİN ZAMANIN HALEP MÜFTÜSÜ’nün FETVASIYLA 1417/18’de DERİSİ YÜZÜLEREK ÖLDÜRÜLEN TÜRK ŞAİİRİ NESİMİ. Büyük Türk Ozanı NESİMİ, bir tarikata gider. Azgın softa Nesimi'nin TÜRKÇE konuşmasından rahatsız olur. Nesimi'den ya Arapça ya da Farsça konuşmasını ister. NESİMİ ise azgın softaya şu cevabı verir: "Har içinde biten gonca güle minnet eylemem! Arabi, Farisi bilmem; dile minnet eylemem. Sırat-ı Müstakim üzre gözetirim Rahim’i, İblisin talim ettiği yola minnet eylemem. Bir acayip derde düştüm, herkes gider kârına, Bugün buldum, bugün yerim; Hak kerimdir yarına. Zerrece tamahım yoktur, şu dünyanın varına Rızkımı veren Hüdâ’dır, kula minnet eylemem. Oy Nesimi, can Nesimi; ol Gâni Mihman iken, Yarın şefaatlarım Ahmed-i Muhtar iken, Cümlenin rızkını veren ol Gâni Seddar iken; Yeryüzünün halifesi hünkâra minnet eylemem.” Hâlbuki NESİMİ ana dili TÜRKÇE dışında Arapça ve Farsça da bilmektedir. Fakat, küstah tarikat yobazına karşı

Şövalye Tablosu ve Kunduracı

Resim
  1800 lü yılların başında.. De La Croix ( Öjen dölakrua) Eugène  Delacroix  isimli bir Fransız'ın resim sergisinde bir adam şövalye tablosunun önünde uzun uzun durur ve tabloyu inceler. Tabloyu beğenmemiş gibi de başını sağa sola sallar. Bunu fark eden ressam adamın yanına gider ve tabloyu beğenip beğenmediğini sorar. Adama der ki tablo güzel ama bazı hatalar var. Şövalyenin çizmesinde ki körükler kıvrımlarında hatalar var der. Ressam nereden bildiniz diye sorunca adam ben kunduracayım çizme dikerim der. Bu cevaba çok sevinen ressam adama "bana hatalarımı söyler misiniz" der ve eline kalem kağıt olarak adamın tüm söylediklerini not almaya başlar çizme ile ilgili. Fakat adam çizmede ki ayrıntıları bitirince tablonun üst kısmını da ki renk ve gölgeleri de eleştirmeye başlayınca ressam not almayı bırakıp adamın sözünü keser. Bayım der sen kunduracısın ben de ressamın hadini bil çizmeden yukarıyı aşma diyerek, bilmediği aklının yetmediği bilgisi dışında bir işe karış